Malum içinde bulunduğumuz şu zaman diliminde baharın ilk günlerini idrak ediyoruz. Hepimiz bahara hasret kalmışız. Ah şu sıcaklar bir gelse, etraf yemyeşil olsa da gözümüz gönlümüz açılsa diye beklemekteyiz.
Baharın bu ilk günlerinde ya da hemen öncesinde haberlerde, gazetelerde, etrafımızda -her yıl olduğu gibi "cemre" diye bir şey konuşulmakta hatta takvimlerde bile yazmaktadır. Peki bu cemre nedir? Çok gerekli bir bilgi mi bilmiyorum ama hem kendim öğrenmek için araştırdım hem de öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak için yazayım dedim. Ayrıca benim gibi merak edenler de olabilir.
"Cemre"yi, baharın müjdecisi olduğunu hepimiz biliyoruz. Ama tam olarak ne olduğunu hepimiz bilmiyoruz. "Cemre"nin, baharın başlangıcında yedişer gün arayla önce havaya sonra su en sonunda ise toprağa düşerek sıcaklık artışı gerçekleştirdiğine inanılır.
Çocukken "Acaba bu havaya, toprağa, suya düşen nedir? Nasıl bir cisimdir? Düşen her neyse tam olarak nereye düşmektedir?" hep merak ederdim. Merakımı bu baharda yendim.
Cemre, aslında köken olarak Arapça bir sözcükmüş. Anlamı ise kor durumunda ateşmiş. Mina Vadisi'nde Arafat'tan gelen hacıların attıkları taşlarla oluşan yığınlara da "cemre" denilirmiş. Eski Türk kültüründe ise "İmre" denirmiş. İmre'nin ise bir cin olduğuna inanılırmış. Bu cin bahar ayında ortaya çıkar ve ışıklar saçarak önce göğe yükselir sonra buzları delerek suya girer onları eritir ve en sonunda toprağa girerek oradan buhar olarak çıkarmış. Daha sonraları ise Anadolu'da okunuşundaki benzerlikten dolayı "cemre" sözcüğü kullanılmaya başlanmıştır.
Bu yazıyla cemre hakkında bir bilgi sahibi oldunuz umarım...
Paylaş
Bu Cemre de Neymiş ki Havaya Suya Toprağa Düşmüş...
4/
5
Oleh
Yazarın Dünyası